top of page

UMUT ÇİÇEKLERİM


Soğuk kış günlerinde özlemini çekip "ah bir gelse" diye dört gözle beklediğimiz yaz mevsimi geldi nihayet; havalar ısındı, önce çiçeğe durup pembe- beyaz olan ağaçlar yeşili bol rengarenk elbiselerini giyindiler. Artık güneş yüzünü iyice gösterip iliğimizi kemiğimizi ısıtırken kimi zaman da yağmur yüklü bulutların arkasına saklanıyor. Bazen hafiften esen lodos yeni açmış ıhlamurların, manolyaların, filbahrilerin kokusunu taşıyor, dünya toz pembe görünüveriyor gözüme...


Oysa ruhum ağaçlara, çiçeklere bakıp sevinirken insanlara baktıkça karalar bağlıyor. Çünkü insanların gittikçe bencilleştiğini, çirkinleştiğini ve yozlaştığını görüyorum hayretle. Güzel insanların köşelerine çekildiğine, sessizliğe gömüldüğüne, özgürlük adına yozlaşmalara kucak açıldığına şahit oldukça "Bahar gelse ne olur, yaz gelse ne olur" diye düşünüyorum.


Nezaketin, zarafetin, tevazunun yerini kabalığın, hoyratlığın, kendini beğenmişliğin, hatta küfrün aldığını gördükçe "Çiçekler açsa ne fayda" diyor içimden bir ses... Herkes birbirine düşmanken, herkes birbirinden nefret ederken, kaba kuvvet ülkemde kol gezerken, insanlar sokaklarda dövülüp öldürülürken yaz yağmurları nasıl temizler ki bunca pisliği...


İçim kırgın, yüreğim umutsuz... Bahara sevinecek mecali kalmamış ruhumun tek tesellisi penceremin önünde açan çiçeklerim... Bunlar benim umut çiçeklerim, bunlar benim bahar çiçeklerim ve onlar kurumasın diye gözyaşları misali sular döküyorum topraklarına

27 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


1/683
bottom of page