top of page
1/2

PARKTAYIZ

Yusuf Aksoy

*

Sanmayın ki

ayinler, aklı başından alır

kalpleri nefrete boğar ve kör eder

bir notası bile susmaz oysa ki

gökyüzüne söylenen şarkıların


gün olur

kimileri umarsız uykulardayken

sahipsiz zannedilen kanayan yurtları

yerinde duramaz şarkılar sarıp sarmalar

dönüşün ihanet olduğu yollara uğurlar

bilmeli gülüşlerimize gölge edenler

her sabah aynı sabah olmaz

kim erken kalkar belli olmaz

belli olmaz halk ne zaman kendi olur

ama mutlaka kendine ihanetten sıyrılır


saplanırsa ansızın

karanlığın silahından

bir tek mermi şehrin kalbine

barbarlığın şatolarından

ölüm yağarsa üstümüze

fırtınalar dolar tüm şehirlere

nihayetinde yıkar gider

şehri var edenlerin cesareti

ağzından salyalar akıtan mabetleri

şehir gebe olur kendine

ve

yeniden doğar

ağacıyla

kurduyla, kuşuyla

börtü böceği ile

çoluğuyla çocuğuyla

sancılara ortak olan her semtin

genciyle yaşlısıyla

boyun eğmekle olmaz diyen

tarihe selam duranlarla

ve gün gelir şehirlerin nasırlı elleri

kırar ruhundaki zincirleri


yıkar ardından betondan duvarları

bostanlar bahçeler yapar

yanı başında sofralar kurar

herkesin ekmeği bölüştüğü

zehirsiz, zıkkımız, rantsız sofralar


tek başına bir ağacın

bir damla göz yaşı

annenin gözünden boşanan

okyanus olur

yüklenir o zaman

yediden yetmişe isyan

işte, o zaman Park

Gezi olur

Gezi, umudun koşan adı olur

düşenler de kalanlara emanet olur

Gezi,

dara kim düşerse

biz varız, diyenlerin yurdudur artık

dalıyla, yaprağı ile

çiçeğe durmuş her ağaç

her kuş, her sincap

her sokak kedisi

her sokak köpeği

arılar, kelebekler

elinde balonlarla koşan çocuklar

ağaç altındaki sevgililer

ya da

sevgilisini yitirenler

amcalar, teyzeler

kötülük bilmez herkes

Mehmet

Abdullah

Ethem

Zeynep

Medeni

Ali İsmail

Ahmet

Serdar

Berkin olur

gülümserler

ve gülüşleri

karanlığı yırtarak

gül rengi şafağa

yarınlara yol olur



28 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

YAŞLI

Comments


1/682
bottom of page