top of page

magique Fransa

Güncelleme tarihi: 5 May 2021

büyülü FRANSA



imkanları sorguluyor gün

bu olsa olsa imkansızlıklara başkaldırı diyorum

yağmurlar eğik bir çizgi halinde yağıyor

şehirler kırık

şatolar ve tarihi

kimlikleri uzak


nefesimdeki buğu sorguda

bir kuş sürüsü göçse oralardan buralara

kuş dediğinin yönü şafağa

kanatlarının altında sakladığı

geçtiği yol

bıraktığı iz aydınlık


biz de gideriz

yürür gider

koşar gider

savunma ve suçlardan arınır gideriz




Her ne kadar diplomatik hesaplarla edilen sözlerin etkisi ara limoni olsa da, aşığıyım pek çok şarkısının, pek çok sokak, tatmaya aşerdiğim şarabının...Kesinlikle her biri diğerinden daha gizemli gelen şatoları da vazgeçilmez gözdemdir.


Savaşları çıkaranların açgözlülükleri, çıkarlarına hizmet edecek algıyı yaratma girişimleri bir coğrafyanın doğasıyla insanıyla nasıl bağdaştırılabilir?



Fransa'dan bahsediyorum elbette. Tam anlamıyla sanattan ayrı anılamayacak bir ülke; hele o görkemli şatoları! İtiraf ederim ki, en çok onlar ilgimi çekiyor ve sanki ısrarla çağırıyorlar beni. Benim tercihimdir o; Chateau de Chaumont şatosu. Düşünsek bir an; Orta Çağdaki giysileri, kalabalık davetleri, hele hele sevdiğimiz insanlarla ve doğallıkla belli bir süreliğineyse...Bir tür tarihi yaşanmışlık ve eşsiz bir tatil olurdu oralara yapılacak olan bir gezi.

Görsellerinden oldurduğum hayalleri bile insanın içini kamaştırmaya yetiyor doğrusu.



Gazete haberlerinden takip ettiğim kadarıyla, Fransa'da yer alan pek çok şato tanıtımında, ''krallar gibi tatil'' sözleriyle turistlerin ilgisi çekilmeye çalışılsa da, sanmıyorum ki o tarihi doku, o koşullar tam anlamıyla oluşturulabilsin. Fakat yine de Fransa, Antik Roma Döneminden kalma tarihi dokusu, Rönesans döneminde; resim, heykel ve mimari alanda üretilen eşsiz yapıtları, sokak müzisyenleri, müze gezileri ve hemen sonrasında sokak lambalarının bir ateş böceği sürüsünü andırdığı Şanzelize'de yenilecek o akşam yemeğine yakışacak Bordo şarabıyla.... bana göre görülmesi gereken yerler arasında ilk sırada yer alıyor.



Bu kadar, gelecek planlarıma kadar yer ettiğine göre, belki gitmek istersiniz ve rehberlik eder diye Fransa'dan, insanları en çok büyüleyen yerlerinden söz açmak istiyorum kısaca...Neler mi yapılabilir, nerelere mi gidilebilir Fransa'da?



Fransa'ya adım attığımızda ilk olarak Paris’in geniş ve şık bulvarlarında dolaşabiliriz, sonra sırasıyla; Montmartre Tepesi’ne çıkabilir, Paris La Defense bölgesindeki modern mimarinin bize hitap edip etmediğini keşfettikten sonra, Villette Park’taki Bilim Müzesini ziyaret edebiliriz.


Daha bitmedi. Görünen o ki Fransa gezisi için geniş bir zaman ayırmak gerekecek...Gezimizin bu kısmında ise gezilecek yerleri ve yapılacak şeyleri şu şekilde sıralamaya devam edebiliriz;



Fransız köylerini gezebilir, Oradour-sur-Glane anıtında dolaştıktan sonra Normandiya’da D-day çıkarma kumsalında yürüyebiliriz. Ünlü peynir ve şaraplarını tattıktan sonra TGV trenleriyle seyahat edebilir, bir sabah günün ilk ışıklarıyla birlikte Mont Saint Michel dağına tırmanabiliriz. Bazen kırmızıya dönüşen Camargue Nehri'ni görmeden, Alsace bölgesinin ilginçliğini ve farklılığını yaşamadan ve Fransız Rivierası’nda güneşlenmeden yaptığımız bu gezi eksik kalacaktır doğrusu.


Malum Korona sebebiyle böyle bir seyahat şimdilik hayal, fakat siz de bilirsiniz ki her şey önce hayal etmekle başlar!



19 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


1/684
bottom of page