top of page
1/2

Ernest HEMİNGWAY

Güncelleme tarihi: 2 Tem



Yaşlı Adam ve Deniz, Çanlar Kimin için Çalıyor, Silahlara Veda... gibi eserleriyle tanınan Ernest Hemingway, 20. yüzyılın ünlü Amerikan yazarları arasında yer alır. Kariyerine bir gazeteci olarak başlamış, sonrasında ise boksörlükten boğa güreşçisine, savaşan askerden ajanlığa, yazarlığa, avcılıktan aile babalığına... pek çok farklı kimliğe bürünmüştür. Başından dört evlilik geçen Hemingway'ın, diğer özelliklerinin yanında iyi bir aşık olduğu da söylenir. Savaşta yetkisi olmadığı halde "düzensizler" denilen bir grup insana önderlik de etmiştir. Yakın arkadaşı Dublinliler, Ulysses gibi romanların yazarı James Joyce ile birlikte sayısız kavgaya da karışmış, ömrünün bir döneminde genetiği bozuk, onlarca mutant kediyle birlikte yaşamıştır.


Adrenalini ve heyecanı seven ve hayatı hep dolu dolu yaşayan Hemingway, hayatının son dönemlerinde ise tıpkı Elvis Presley gibi paranoya kapılacak; FBİ tarafından takip edildiğini söylemeye başlayacaktır. Yakınları bu düşüncelerini, ünlü yazarın aklını yitirmesine bağlamış, hatta onu bir psikiyatri kliniğine yatırmışlardır. Yaşadığı zihinsel çöküş sırasında birkaç kez intihar girişiminde bulunan Hemingway, sonunda başarılı olmuş ve kendi elleriyle hayatına son vermiştir.


Sonradan bir FBİ yetkilisini açıklamalarıyla ortaya çıkacaktır ki Elvis Presley'i de takip eden FBİ, KGB ajanı olduğunu bildiği HEMİNGWAY'ı gerçekten takip etmiştir.


Yazar, eserlerinin yanında sıradışı yaşamıyla da akıllara kazınmıştır.



YAPITLARINA ÖRNEKLER:


Basit yazma tekniği ile ön plana çıkan Ernest Hemingway, yazar, araştırmacı ve gazetecidir.


*KISA ÖYKÜ:

Anlatılan bir olaya göre Hemingway, arkadaşlarıyla öğle yemeği yerken biri ortaya bir iddia aılır. İddia ise ‘bir peçeteye en az kelimesiyle bir hikaye’ yazabilabilir mi, üzerinedir. Hemingway peçeteye hızlıca bir şeyler karaladıktan sonra arkadaşlarına uzatır.

Peçete de altı (6) kelime vardır:


"For Sale

Baby shoes. Never norm."


Bu hikayeyi okuyan Hemingway’in arkadaşları ve edebiyat dünyası o gün bugündür o metni dünyanın en güzel ama en küçük hikayesi ve hatta en küçük ilk romanı olarak kabul eder.

Türkçesini de verelim bakalım, siz ne dersiniz?


"SATILIK: Bebek Patikleri. Hiç giyilmedi."


* HEMİNGWAY'ın "BİR BAŞKA ÜLKEDE" ADLI ÖYKÜSÜNÜN YERALDIĞI SESLİ KİTABI DİNLEYEBİLİRSİNİZ






Ernest Hemingway Kimdir?




Ernest Hemingway kimdir denildiğinde çoğu kişinin aklımıza aynı şey geliyor; yazar kimliği. Ernest Hemingway Amerikalı ünlü bir yazardır. Ancak o, bu yanıttan çok daha fazlasıdır. Zira adrenalini fazlasıyla seven Ernest Hemingway, ömrünü yalnızca yazarak geçirmemiş, gerçekten yaşamış.

Diğer bir ifadeyle, hayatın seyircisi olmak yerine onun gerçek bir oyuncusu olmayı tercih etmiş. Ömrü boyunca pek çok farklı hobi edinmiş ve hepsine tutkuyla sarılmış. Sanatın yanı sıra spor ve politikayla da uğraşmış. Hatta ünlü kişilik bir dönem KGB için ajanlık yapmış. Anlayacağınız, Ernest Hemingway yaşantısı bile en heyecanlısından birkaç roman olacak şaşırtıcı bir adamdır.


Ernest Hemingway’in Hayatı




Amerikan edebiyatının en önemli isimlerinden biri olan Ernest Hemingway, 21 Temmuz 1899’da Chicago’nun batısındaki Oak Park’ta dünyaya gelmiş. 4 kardeşi olan Hemingway’in 1 erkek, 2 tane de kız kardeşi varmış. Babası bir tıp doktoru olan Clarence Edmond Hemingway, annesi ise eski bir müzisyen olan Grace Hall Heminhgway imiş. Annesi sayesinde müzikle küçük yaşlarda tanışmış ve aldığı eğitimle çello çalmayı öğrenmiş.

Çocukluğunda da hayata sıkı sıkıya bağlı olan Hemingway, yaz tatillerinde ailesi ile birlikte Michigan Gölü kıyısındaki evlerine gidermiş. Ve burada yetişkin bir adamken de ilgilendiği, avcılık, kampçılık, balıkçılık gibi açık hava sporlarıyla uğraşırmış. Franz Kafka ve Nietzsche gibi pek çok ünlü yazarın aksine varlıklı ve kültürlü bir aile içerisinde sağlıklı bir çocukluk geçirmiş Ernest Miller Hemingway. Lise yıllarına geldiğinde ise kalemini kullanmaya başlamış.


Cephede Ağır Yara Aldıktan Sonra İyileşme Döneminde Olan Ernest;


İlk makalesini bir okul dergisi olan Trapeze’de yayınlayan genç Ernest, dönemin ünlü köşe yazarlarından Ring Lardner’i takip etmiş ve hayranlığını yazılarında kullandığı “Ring Lardner Jr.” takma adıyla belli etmiş. 1917 yılında liseden mezun olan Hemingway, ailesinin bütün ısrarlarına rağmen, hayatının her döneminde yapacağı gibi kendi bildiğini okuyarak üniversiteye gitmemiş. Bunun yerine; Kansas City Star isimli bir gazetede muhabir olarak çalışmaya başlamış.

Maceracı kişiliğinin arzularına hiçbir zaman ket vuramayan Hemingway, muhabirlik yaptığı dönemde orduya katılmak için başvurmuş ancak sol gözündeki bozukluktan dolayı I. Dünya Savaşı’na dahil olamayarak hayal kırıklığına uğramış. Ardından Kızılhaç’ın gönüllülerine katılmak için listeye yazılmış ve bu kez istediğine ulaşarak gönüllü ambulans rak Paris’e gitmiş, sonrasında ise Alman sınırlarındaki İtalyan birliklerinde görev yapmaya başlamış. Henüz yirmi yaşını bile doldurmayan genç adam cephede 6 ayını doldurmak üzereyken, az ilerisinde patlayan bir top ile ağır yara almış.



İtalya’da Aşık Olup Evlenme Teklif Ettiği Hemşire Agnes von Kurowsky;

Yardım etmeye çalıştığı İtalyanlardan bir tanesi ölürken, diğeri ise bacaklarını kaybetmiş. Başka bir askere yardım etmeye çalışırken ise bacaklarından yaralanmış. Olayı ağır yaralı atlatan Hemingway, daha sonra gazetelerde kahraman olarak ilan edilmiş ve Gümüş Madalya ile onurlandırılmış. İtalya’da bir hastanede tedavi altına alınan Hemingway, 6 ay boyunca burada kalmış. Ve kendisinden 5 yaş büyük bir hemşireye Agnes von Kurowsky’ye aşık olmuş. Kurowsky’e evlilik teklif eden ama reddedilen genç adam, büyük bir üzüntüyle memleketine dönmüş ve yaşadığı aşk, ileride yazacağı ünlü romanı Silahlara Veda’nın ana konusu olmuş.


1919 yılında teğmen olarak terhis edilen Ernest, Amerika’ya geri dönmüş ama hemen iş hayatına başlamamış. Bir yıl boyunca sakatlığından dolayı ordudan aldığı para ile geçinmiş. 1921 yılında Hadley Richardson ile tanışıp evlenen Hemingway, aynı yıl Chicago’ya taşınmış. Kısa süre sonra da Toronto’da Daily Stars isimli gazetede iş bularak, Paris’e taşınmış. Burada; aralarında daha sonra sıkı dost olacağı James Joyce’nin de olduğu, Ezra Pound, Scott Fitzgerald ve Gertrude Stein ile tanışmış. Ve edebiyata yönelmesi için onlar tarafından teşvik edilmiş. 1922’de savaş muhabiri olarak İstanbul’a da gelen Hemingway, ülkemizde bir ay kadar kalmış ve İzmir Yangını ile ilgili haberler yapmış.


Ernest Hemingway’in İlk Eşi Hadley Richardson;

1923’te eşiyle birlikte Amerika’ya dönen Hemingway, aynı yıl ilk kez baba olmuş. Ve Hemingway eşiyle, John Hadley Nicanor “Jack” Hemingway ismini verdikleri oğulları dünyaya geldikten kısa süre sonra sonra yeniden Paris’e taşınmış. 1923 yılında yaşanan bir diğer önemli olay ise Hemingway’in Üç Öykü ve 10 Şiir isimli ilk kitabını yayımlaması olmuş. 1925 ile 1929 yılları arasında, yazarlık döneminin en önemli eserlerini vermiş ve ilk büyük çıkışını 1926 yılında yayımlanan Güneş de Doğar isimli kitabıyla yapmış. Kendine has üslubu ve yeteneği ile beğenilen Hemingway, 1927’de yayımladığı Kadınsız Erkekler ile kısa öykünün üstadı olarak anılmaya başlamış. 1929’da ise İtalya’da aşık olduğu hemşireden esinlenerek yazdığı Silahlara Veda’yı yayınlatmış.

1927’de eşinden ayrılan Hemingway, zaten aşk yaşadığı Pauline Pfeiffer ile hemen evlenmiş ve 1940 yılında, başka bir kadına aşık olana kadar Pauline ile evli kalmış. İkinci oğlu Patrick, zor bir doğumun ardından Kansas City’de dünyaya gelmiş. İkinci oğlu Gregory’nin dünyaya geldiği 1931 yılı ise aynı zamanda babası intihar ettiği yıl olmuş. Bu olay Hemingway’i derinden etkilemiş. Maddi sıkıntı çeken babasının ölüm haberi, Hemingway’i depresyona sürüklemiş ve yazar olarak ünlenen adam eski hayatına bir dönem ara vermiş.


Ernest Hemingway ve İkinci Eşi Pauline Pfeiffer;


Oğulları ile birlikte evde vakit geçirmenin yanı sıra sık sık alkol almaya başlayan Hemingway, yazmaya da ara vermiş. 1930’lı yıllarda yazlarını Florida – Key West, kışlarını ise avcılık ve balıkçılık yaptığı Wyoming’de geçirmekteymiş. Ve 1931 yılında kendisine hediye edilen beyaz renkli genetiği bozuk kedi, onu bu nadir türlere aşık etmiş. Snawball adını verdiği kediden sonra, yaklaşık 50 genetiği bozuk kedi daha sahiplenmiş ve Key West’teki evinde onların özgürce yaşamasını sağlamış. Günümüzde müze olarak kullanılan evde hala Snawball’un torunları var ve bu özel hayvanların “Hemingway’in Kedileri” olarak anılıyor.






1933’te eşi Pauline ile birlikte Afrika’ya bir safari macerasına gitmiş. Ve bu yolculuk Ernest’in 1935 yılında yayımlayacağı Afrika’nın Yeşil Tepeleri isimli eserinin kaynağı olmuş. Aynı seyahat Klimanjaro’nun Karları ile Francis Macomber’in Kısa Mutlu Yaşamı öykülerine de ilham vermiş. Afrika’dan döndükten sonra Pillar adını verdiği bir balıkçı teknesi almış. Teknenin donanımını epey geliştiren Hemingway, Pillar ile sık sık avlanmaya çıkmış. Hobi olarak başladığı uğraşında epey profesyonelleşen Hemingway, 1938 yazında tam 52 tane kılıçbalığı yakalamış.




Ernest Hemingway, Çok Sevdiği Mutant Kedileri ve Oğulları ile Birlikte;



1935 yılında yakaladığı köpekbalığı da dillere destan olacak türdenmiş. Teknesine çıkardığı köpekbalığıyla o kadar boğuşmuş ki sonunda silahıyla köpekbalığıyla birlikte kendisini de vurmuş. Hatta Hemingway’in balıkçılığı o kadar efsane olmuş ki Fidel Castro onun için 1960’da Küba’da bir turnuva bile düzenlemiş. İşte Ernesy Hemingway’in Pillar isimli teknesiyle çıktığı avlar, Yaşlı Adam ve Deniz isimli eserinin de ilham kaynağı olmuş.

1936 yılında savaş muhabiri Martha Gellhorn ile tanışıp onunla İspanya’ya giden Hemingway, burada Amerika Gazeteler Birliği adına çalışmış. Gellhorn ile farklı yerlerde çalışmalarına rağmen sık sık bir araya gelen ikilinin arasında yeni bir aşk doğmaktaymış. İspanya’da bulunduğu 2 yıl boyunca boğa güreşi tutkusunu da ihmal etmeyen savaş muhabiri yazar, zeki ve özgür ruhlu Gellhorn’a iyice bağlanmış.


Ernest Hemingway Üçüncü Eşi Martha Gellhorn ile;

Geri döndükten sonra eşinden ayrılmak isteyen yazar, Pauline’den uzaklaşmak için 1939’da Küba Havana’da bulunan bir otele yerleşmiş. Martha da peşi sıra sevgilisinin yanına gitmiş. 1 yıl sonra Pauline’den boşanan Hemingway, Havana yakınlarında bir çiftlik satın almış ve üçüncü eşi Martha ile orada yaşamaya başlamış. Aynı yıl, en başarılı ve ünlü eserlerinden biri olan “Çanlar Kimin için Çalıyor” yayımlanmış ve bu kitabı yaratıcısının Pulitzer Ödülü’ne aday gösterilmesini sağlamış. Ancak ödülü kazanamamış. Ardından yeni eşi ile birlikte ülkeyi işgal eden Japonları izlemek için Çin’e gitmiş. Daha sonra, Küba’ya geri dönen ikili, 1944’te ise savaş muhabiri olarak Avrupa’da görev almış.


22. alayla birlikte seyahat eden Hemingway, Rambouillet kasabasındaki operasyonlardan birini yönetme iznini koparmış. Ve aradan çok fazla zaman geçmeden küçük bir gruba gizlice liderlik yapmaya başlamış. Hemingway’in emirlerini sorgusuz sualsiz yerine getiren üyelerin sayısı arttıkça, örgüt "düzensizler" olarak anılmaya başlamış. Bir savaş muhabiri olmasına rağmen albay üniforması giyen Hemingway, bunun yanında birkaç kez "düzensizleri" savaşın içine sokmuş. Ve Cenevre Sözleşmesi’ne aykırı davrandığı için askeri mahkemede yargılanmış ama bir şekilde paçayı kurtarmayı başarmış. Yeniden savaş alanına dönen Hemingway, savaş bittikten iki yıl sonra ise bronz madalya ile ödüllendirilmiş.


Ernest Hemingway ve Son Eşi Mary Walsh;

Bu sırada Martha ile de ayrı kalan Hemingway savaştan sonra Londra’ya geri döndüğünde Time dergisi muhabiri Mary Welsh ile tanışmış. Ve çift 1946’da evlenerek Küba’ya yerleşmiş. Burada bozulan sağlığı yüzünden sıkıntı çeken Hemingway, Küba’da bulunduğu yıllarını sık sık balığa çıkarak, avlanarak ve doğayla iç içe olarak geçirmiş.



PULİTZER ve NOBEL ÖDÜLÜ

1952 yılında Yaşlı Adam ve Deniz isimli eserini kaleme alan Hemingway’in kitabı 1953’te Pulitzer, 1954 yılında ise Nobel Edebiyat Ödülü’ne layık görülmüş.

Seyahatlerine dördüncü eşi Mary ile devam eden Hemingway, geçirdiği iki uçak kazası ve aşırı alkol tüketiminin etkisiyle hem fiziksel hem de zihinsel olarak kötü dönemler geçirmeye başlamış. Durumu 1928 yılında Paris Ritz Otel’e bıraktığı iki sandığı bulup anılarını yazmaya çalışmasıyla daha da kötüleşmiş. Idaho’da ev alan Hemingway, yeni evinin yanı sıra Küba’ya gelip gitmeye devam etmiş.


Ernest Hemingway’in Mezarı;

Küba’da değişen rejimden sonra tamamen Idaho’ya yerleşen Hemingway, bu dönemde paranoyak düşünceler içerisine girmiş. Ajanların onu izlediği, FBI’ın her an peşinde olduğu gibi sözler etmeye başlamış. Gerçi Hemingway’in bu sözleri pek de paranoyakça değilmiş. Zira ünlü ismin ölümünden yıllar sonra, Elvis Presley de dahil pek çok ünlü ismi mercek altına alan FBI görevlisi J. Edgar Hoover, Hemingway’i takip ettiğini açıklamış. Ayrıca ünlü kişiliğin, bir dönem KGB için çalıştığı da yıllar sonra edinilen bilgiler arasındaymış.

Her neyse, eşi ve yakın dostları onun zihinsel sağlığından şüphe ederken, Hemingway’in bir gün evinin mutfağında intihar etmek üzereyken bulunması şüpheleri daha da güçlendirmiş. Bunun üzerine yazar, psikiyatri kliniğine yatırılmış. Hatta o dönemin popüler tedavi yöntemine, elektro şok tedavisine tabi tutulmuş. Taburcu olduktan iki gün sonra yeniden intihar girişiminde bulunmuş ve ne yazık ki bu kez başarılı olmuş. Silahını ağzına dayayarak ateş eden Hemingway, 2 Temmuz 1961’de tıpkı iki kardeşi ve babası gibi intihar etmiş vaziyette bulunmuş.


Ernest Hemingway Eserleri

Bir roman ve hikaye yazarı olan Ernest Hemingway’nın Yaşlı Adam ve Deniz, Çanlar Kimin için Çalıyor, Afrika’nın Yeşil Tepeleri, Irmaktan Öteye Ağaçların İçine, Varlık Yokluk, Ya Hep Ya Hiç, Kadınsız Erkekler, Akıntı Adaları, Tehlikeli Yaz, Silahlara Veda, Güneş de Doğar, Kilimanjaro’nun Karları, Kazanana Ödül Yok, Paris Bir Şenliktir, Yazma Üzerine, Öğleden Sonra Ölüm, Askerin Dönüşü, Beyaz Filden Tepeler... isimli eserleri bulunmaktadır.


Yaşlı Adam ve Deniz

Hemingway’in Küba’da kaleme aldığı bu eser, birçok ödül kazanmıştır. Ünlü ismin Pillar isimli teknesiyle çıktığı balık avlarından esinlenerek yazdığı Yaşlı Adam ve Deniz’de Kübalı bir balıkçı olan Santiago’nun maceraları anlatılmıştır. İncil’den ögelerin de bulunduğu eserde Hemingway, olayları ve kahramanları sembolik bir şekilde işlemiştir.


Çanlar Kimin için Çalıyor

Hemingway’in en ünlü romanlarından biri olan Çanlar Kimin için Çalıyor’da ise savaşın ne kadar anlamsız olduğu üzerinde durulmuştur. Başarılı yazarın her zamanki gibi sade bir dille yazdığı eser, 1943 yılında beyaz perdeye de uyarlanmış, ayrıca kitabın adı Metalllica’nın meşhur şarkılarından biri olan şarkının adı da olmuştur.


Güneş de Doğar

1926 yılında yayımlanan Güneş de Doğar isimli eser ise Hemingway’in ilk büyük romanı olduğu için önem taşımaktadır. Ülkemizde ilk defa 1955 yılında yayınlanan eser ayrıca Time dergisinin 1923 ile 2005 yılları arasında yazılmış en iyi 100 İngilizce roman listesinde de yer almıştır.


*


Bu yazı ve fotoğraflar İNTERNETten Aycan AYTORE tarafından derlenmiştir.

21 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
1/670
bottom of page