Ağca Halanın Tavuğu

MEHMET KUM

*

Akşam vaktiydi, Ekber öğretmen okuldan çıkmış eve gidiyordu. Evi kasabanın dışındaydı. O hep bir yere geç kalmış gibi hızlı yürürdü.  Soluk yüzü hep güleçti. Sohbeti hoştu. Güldüremeyeceği hiç kimse yoktu.  "Bir Azeri  ile konuş, diğerleriyle konuşmana gerek yok," derdi.

Konuşmalarında ironi hemen her zaman vardı. Kasabalı kendisini çok sever, saygı duyardı. Özellikle mahallede bir kavga olsa onu gelip götürürler, kavga edenleri barıştırırdı. Daha dün İso ile komşuları köpek yüzünden kavga etmişti. Ekber öğretmen karakola gidip  " Azeriler bize yine gülecek, bu Kürtler yine it yüzünden kavga etmiş diyecekler," söylemiş,  komşularını barıştırıp eve getirmişti.

Saçları erken ağarmıştı, başında peruk gibi duruyordu. Bu Türkler var ya, Kürdüm diye bana sevdiğim kızı vermediler, saçlarım ondan ağardı ," diye hep söylenip dururdu.

Eve giderken Ağca Halayı gördü. Bir elinde tavuk, bir elinde bıçak sokakta bekliyordu.

“Ağca Hala  ne bekliyorsun burada?” dedi.

“Adam bekliyirem."

"Niye ki"

" Toyuğu kestireceğim."

“Aziz misafirin gelecek galiba”

“Hee, yarın gardaşım gelecek.”

“Bekleme, ver ben keseyim."

“Gurban olum Ekber can, sen git, men adam bekliyirem.”

“Niye ben adam değil miyim?”

“Gurban olum, Ekber can sen git, eve geç galacaksan. Hazal bacı şimdi evde seni bekliyir."

“Ağca Hala, bu saatte buradan ya Rıtto geçer, ya Cezre geçer, ya da Suto geçer. Ara sıra da İso geçer.  Onlarda benim gibi Kürt.  Boşuna bekleme. Mahallede birkaç tane Türk var onlarda bu saate buradan geçmez. Çoktan gitmişlerdir. Ver tavuğu keseyim.”

“Gurban olum Ekber can, sen git. Men birine kestirerem toyuğu. Geç galarsan Hazal bacı seni merak eder."

 “Ahhh ahh,” dedi içini çekti giderken. “Gavura kız verirler, bize vermezler. Gavurun kestiği hayvanın etini yerler, bizim kestiğimiz tavuğun etini yemezler," diye içinden geçirdi. Kürtçe bir türkü mırıldanarak eve doğru yürüdü.

Bahçe kapısından avluya girerken geri dönüp baktı. Ağca Hala taşın üzerine oturmuş bekliyordu. Gülümsedi "Daha çok beklersin Ağca Hala," dedi.